top of page
  • mergul1

Elis Uras


“İpek: İşlerinin biçimsel olarak nasıl geliştiğini ve üretiminde deneyselliğin nasıl bir rol oynadığını merak ediyorum. Sanatsal çalışmalarına resimle başladın, bugün seramik kendini pratiğinin önemli bir parçası olarak gösteriyor. Sürecinden ve ‘seramik üzerine resim’ fikrinin ‘seramik nesne ve yerleştirme yapma’ya nasıl dönüştüğünü anlatabilir misin?


Elif: 2007 yılında İznik Vakfı’nda ilk kez çalışmaya başladığımda, İznik seramiğine iyi dönüşeceğini düşündüğüm, parlak yüzeyli, renkli resimler yapıyordum. İlk aklımdan geçen resimlerimi üç boyutlu yüzeyler üzerinde görmekti. Zamanla biçim ve içeriğin bir araya gelmesinin işlerimde yeni bir pencere açacağını anladım. Bana ait formlar oluşturmak ve onların üzerine çizim yapmak istedim, böylece heykel resmi dönüştürmüş oldu. ‘Doğurganlık tanrıçası’ fikrinden yola çıkarak, bir yandan ionik kadın figürüne, diğer yandan da Çin ve İslam seramiklerinin daha klasik biçimlerinie göndermeler yaparak formlar üretmeye başladım. Objeler üretmeye ve onları mekânda hayal etmeye başladığımda duvarları değiştirdim, delikler açtım. Yaptığım delikler ‘niş’ oldu; vazolarımı onların içine konumladım. Nişlerin yüzeyinde resim gibi boyadığm karoları kullandım. Seramik objelerle uzun yıllar çalıştıktan sonra çini karolar üreterek yerleştirmeler yaptım. İznik çinilerinin mekâna özgü olmalarından ve İstanbul’un tarihi mimari eserlerinden ilham aldım. Vazolar ve su her zaman tarihte birbirine geçmiş, ben de seramik ve çini karolarla çeşmeler yaptım.”


Elif Uras, Söyleşi: Elif Uras ve L. İpek Ulusoy Akgül, ed. L. İpek ulusoy Akgül, Kale, Galerist, 2018


Görsel 02: Halime Haliçi II, 2015, sıraltı boya, seramik

Görsel 03: Yerleştirme görüntüsü, Hayal Meyal, 2016, Galerist, İstanbul

Görsel 04: Janet (Mihrişah Sultan), 2012, seramik, sır





17 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page